İzmir Mezun Temsilcimiz ve 2003 Sosyoloji mezunumuz Özüm İlter Demirci, 2004 Ekonomi mezunu ve eski milli sporcu Avi Yensarfati ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdi. Mezunumuz Avi Yensarfati’nin üniversite yaşamına ve mezun olduktan sonra elde ettiği deneyimleri konu alan bu içeriğe katkı sağlayan mezunumuz Özüm İlter Demirci’ye çok teşekkür ederiz. Avi Yensarfati’nin spor kariyeri, antrenörlük deneyimi ve sonrasında gelişen koçluk macerası hakkındaki tüm detayları mezunlarımızın bu keyifli sohbetinde bulabilirsiniz.

Kendini tanıtır mısın? Nasıl bir öğrencilik geçirdin?

Ben Avi Yensarfati, 2004 te Ekonomi bölümünden mezun oldum. Çok keyifli bir üniversite hayatı geçirdim, derslerden ve kampüs hayatından çok güzel arkadaşlıklarım oldu, hala da devam ediyor. Okuldan tanıdıklarımla görüştüğümde sanki araya hiç zaman girmemiş gibi hissediyorum. Akademik olarak notlarım çok parlak değildi ve bölümüm o kadar ilgimi çekmedi. Bu durumun büyük resimde bana 2 şekilde yararının olduğunu söyleyebilirim. Birincisi hangi alanda ilerlemek istemediğimi gördüm, ikincisi de birkaç dönemle beraber aynı dersleri aldım ve farklı dönemlerden çok iyi arkadaşlıklarım oldu.

Evet hatırlıyorum. Mezun olduktan sonra neler yaptın?

Mezun olduktan sonra Eurovision, festivaller, müzikaller gibi değişik yerlerde kısa zamanlı işler yaptım. Daha sonra Israil’e gittim. Orada, üniversite yıllarında  ağırlık veremediğim ama bağımı da hiç koparmadığım sporculuk hayatıma geri döndüm. 6 sene boyunca profesyonel sutopu oyunculuğu ve antrenörlük yaptım. Çeşitli kulüplerde ve İsrail A Milli takımında oynadım, Genç Milli takımında antrenörlük yaptım.

Sen Türk Milli takımında da oynamıştın değil mi?

Evet, 15 – 18 yaşları arasında Türkiye Genç Milli takımda oynamıştım. Çok değerli, benzersiz tecrübeler.

Şu anda değişik gruplarla çalıştığını biliyorum. Bu süreç nasıl gelişti?

Türkiye’ye döndükten sonra oynamayı bıraktım, sadece antrenörlük yaptım. Çok sayıda kulüpte ve kız – erkek Türkiye Genç Milli takımlarında çalıştım. Antrenör olarak başarılıydım, Türkiye Şampiyonlukları yaşadım ama hep farklı bir şeyler yapmam gerektiğini hissediyordum. 2016 senesinde Hollanda’da Cruyff Enstitüsünde Master in Coaching programını bitirdim. Bu program ve oradaki hocalarım benim ufkumu açtı, koçlukla tanışmamı sağladı. Antrenörlükle koçluğun farkını ve nasıl birleşebileceklerini gördüm. Daha sonra Türkiye’de yaşam koçluğu eğitimi ve uzmanlık olarak mental performans koçluğu eğitimi aldım.  Eckhart Tolle Foundation’dan eğitimler aldım. Hollanda’daki bir hocam sayesinde Inner Game ile tanıştım. Amerika’da Inner Game Enstitüsü’nde Train the Trainer programını bitirdim. Inner Game, insanı gerginleştiren ve performansını düşüren zihinsel müdahalelere karşı oynanan bir oyun olarak ortaya çıkıyor.

Zihinsel müdahaleler derken?

Bunlar her insanda olan, komut, yargı, varsayım, kendini eleştirme, önyargı, şikâyet, bahane gibi insanın potansiyelini gerçekleştirmesini engelleyen müdahaleler. Babalıkta, kocalıkta, iş hayatında, sosyal hayatta, kısacası hayatın her alanında, herkesin her zaman yaşadığı ama genelde farkına varılmayan durumlar. Mesela işte yöneticin seninle konuşurken kendini savunmak için dinliyorsun, aynı şekilde evde de eşini kendini savunmak için dinliyorsun. Veya insanın zihninden gelen ‘başkası ne düşünür’ kalıbı babalıkta da sosyal hayatta da insanın performansını düşürebiliyor.

Evet, her insanda var gerçekten.

Ve aldığım eğitimler ve tecrübelerim birleşerek bir program haline geldi. Şu anda değişik gruplara bu programı aktarıyorum. Hem genel, her meslekten insanın olduğu gruplar var, hem de sporculara, antrenörlere özel gruplar var. Gruplar online olduğu için farklı ülkelerden ve şehirlerden insanlar aynı grupta yer alabiliyor.

Gruplarda neler yapıyorsunuz?

İnsanlara, hayatın içine çeken o kaotik sarmalın dışına çıkıp, kendilerine dışarıdan bakabilecekleri rahat bir ortam sağlanıyor. Çeşitli konular ve uygulamalarla katılanların kendileri hakkında ve hayatları hakkında daha bilinçli olmaları için yol arkadaşlığı yapılıyor. Her insanın kendi hayatına uyarlayabileceği çok temel ama çok önemli konular bunlar.

İlginçmiş. Sana ulaşmak isteyenler nasıl ulaşabilir?

Sosyal medyayı çok aktif kullanmıyorum. aviyensarfati@gmail.com adresine mail atabilirler.

Son olarak öğrencilere, mezunlara ne söylemek istersin?

İlk olarak her ne yapıyorlarsa o konuda eğitim almalarını, kendilerini devamlı geliştirmelerini öneririm. Bir de potansiyellerinin ne kadarını gerçekleştirdiklerinin her zaman farkında olmalarını öneririm.