2011 mezunumuz Aslı Yantra, çocukluk hayalini gerçekleştirip pilot olan 2011 İşletme mezunumuz Mehmet Göksenin Çetintaş ile bir araya geldi ve çok keyifli bir röportaj gerçekleştirdi. Pilotlukla ilgili hemen hemen hepimizin aklındaki soruları bu röportajda bulabileceksiniz.

Mehmetciğim, röportajı uzun zamandır yapmak isteyip yapamamıştık. Şimdi çok güzel bir iş teklifiyle Dubai’ye yerleşeceğini duyunca hemen görüşmek istedim!

Koç Üniversitesi’nde beraber İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nden mezun olduk. Sonra bir baktık ki sen meslek değiştirdin. Ve uzun süren eğitimler sonrasında Pilot oldun. Hep merak ettiğim bu mesleği ve senin geçiş sürecini dinlemeyi çok isterim.

Önce biraz kendini Koç mezunlarına tanıtır mısın?

Ben Mehmet Göksenin Çetintaş, 1988 doğumluyum, Koç Üniversitesi İşletme bölümünden 2011 Haziran ayında mezun olduktan sonra hep hayalim olan mesleğin peşinde koşmaya karar verdim ve pilotluk macerasına atıldım.

İşletme okumak için Koç Üniversitesi’ne girdin değil mi? Bu alanda devam etmeyi düşünüyordun herhalde? Yoksa pilot olmak gibi planlar var mıydı?

Evet İşletme bölümünde okudum. Açıkçası bu alanda devam etmeyi hiç düşünmemiştim. Aklımda hep pilot olmak vardı. 2005 yılında Hava Harp Okulu’nun kapısından kendi isteğimle döndükten sonra 2006 yılında Koç Üniversitesi’ne girdim ve aynı zamanda sivil olarak pilot olabilmenin yollarını araştırmaya başladım. O dönemlerde sivil pilotaj okulları yeni yeni açılmaya başlamıştı. Mezun olur olmaz hayalimin peşinden koşmaya kesin olarak karar verdim ve uçuş akademisine başladım. Hayalimin peşinde koşmam için ufkumu genişleten, vizyon sahibi olmamı sağlayan üniversiteme ayrıca teşekkür ediyorum.

Mezun olduktan sonraki süreç nasıl ilerledi? Nasıl pilot olunuyor?

Pilot olmanın çeşitli yolları var. Bazı üniversitelerde dört yıllık bölüm olarak mevcut. Ancak ben üniversite sonrasında özel uçuş okuluna giderek pilot lisansı almayı tercih ettim. Belli hastanelerde sağlık muayenesine girip pilot olmaya elverişli sonucunu aldığınızda uçuş okullarına başvurabiliyorsunuz. Yaklaşık iki yıl süren eğitimin sonunda bütün sınavları geçerseniz lisans almaya hak kazanıyorsunuz. Tabi biraz masraflı, yorucu ve stresli bir süreç. Ayrıca Türk Hava Yolları , Sun Express gibi şirketlerin kendi uçuş okulları var. Alım süreçlerinde başarılı olursanız, eğitimi kendi bünyelerinde veriyorlar. Mezun olduktan sonra eğitimin ücreti on yıl boyunca maaşınızdan kesiliyor. Burada Koç Üniversitesi mezunlarının bir adım önde olduğunu düşünüyorum. Alım süreci şartlarından birisi TOEFL ve bir çok kişi bu yüzden eleniyor.

Maaştan kesiliyor dedin. Pilotların çok kazandığı yönünde söylentiler var. Doğru mu? 🙂

Meslek global olduğu için ve riski yüksek bir meslek grubu olduğu için tabii ki maaşların iyi olduğu doğru. Tam sayı vermesem daha iyi olur ancak Türkiye’de maaşlar beş haneli sayılardan oluşuyor ve Çin gibi ihtiyacın daha yüksek olduğu yerlerde kaptan maaşı TL bazında altı hanelere kadar çıkabiliyor. Sonuçta en az 100 milyon dolarlık ulaşım aracını ve en az 100-150 yolcunun canını taşıyoruz. Bu sayı 400 milyon dolar ile 850 yolcuya kadar çıkabiliyor.

Oooo müthiş! Tabii durum böyle olunca sen de işini seviyorsundur 🙂 Ama yine de çok yorucu bir iş değil mi? Biz arkadaşların olarak seni bayağı görememeye başladık… Arkadaşlarına, ailene zaman ayırabiliyor musun? 🙂 (Bu soruda biraz ima var, azıcık)

Mesaj alındı=) İşimi tabi ki seviyorum, çocukluk hayalim olan mesleği yapıyorum ancak pilotluk düşünüldüğünden çok daha zor ve yorucu bir meslek. Dediğin gibi arkadaş ve aile hayatı özellikle Türkiye’deki çalışma şartlarının ağırlığı sebebiyle zor oluyor. Ayda ortalama 35-40 civarında uçuş yapıyorum. Herkesin düşündüğü gibi her gittiğimiz yerde konaklamıyoruz yani=) Özellikle “beyaz yakalı” arkadaşlarımla plan yapmak zor oluyor. Haftasonları genellikle uçtuğum için yaptıkları programlara katılma fırsatı bulamıyorum. Haftaiçleri ise onlar çalışıyor, ben müsait oluyorum. Ayrı dünyaların insanıyız… 🙂

Birçok öğrenci var hayranlıkla sizlere bakan, pilot olmayı isteyen… Önerir misin? Artıları eksileri neler bu mesleğin?

Öncelikle bu meslek alınan yüksek maaş için yapılacak bir meslek değil. Önce hayalini kurmak, sonra gerçekten istemekle yapılacak bir iş. Tamamen tutku işi. Artılarından bahsedecek olursak gezmeyi sevenler için seyahat özgürlüğü sağlayan bir meslek. Bize özel indirimli biletler sayesinde rahatlıkla istediğimiz yere gidebiliyoruz. Bunun yanı sıra saygı duyulan bir meslek. Öyleki günümüz şövalyelerinin pilotlar olduğu söyleniyor. Ayrıca daha önce de bahsettiğim gibi getirisi yüksek ve en önemlisi dünyanın en güzel ve cool ofisine sahibiz. Sen sormadan ben söyleyeyim “Evet bütün tuşların ne işe yaradığını biliyoruz” 🙂 Eksilerinden bahsedecek olursak her meslekte olduğu gibi bu meslekte de bir çok eksi var. Örneğin düzenli bir hayatımız yok, haftasonu kavramı, gece gündüz kavramı, resmi tatil kavramı, kısacası normal düzende çalışanların rutini haline gelen hiç bir kavramımız yok. Ailemizin, arkadaşlarımızın hatta kendimizin özel günlerinde bile uçtuğumuz günler oluyor. Mesela ben son doğum günümü uçarak geçirdim. Bu düzensizlik doğal olarak ekstra bir kronik yorgunluk yaratıyor. Bir diğer eksiden bahsedecek olursak, hayatımız ömür boyu sınav ile geçiyor. Emekli olana kadar sürecek olan bir sınav. Yılda üç defa havada karşılaşacağımız anormal durumlara karşı uygulamalı ve sözlü sınavlara tabi tutuluyoruz. Başarısız olmamız durumunda eğitime girmemiz gerekiyor.

Çok emek vermek gerekiyor belli ki… Ama sevince oluyor hepsi sanırım. Bir de sırtında dövmen var ki bence çok anlamlı…

Evet sırtımda anlamlı bir dövme var. Babamın portresi ve bir savaş jeti. Pilot olmamın birincil sebebi… Anısını yaşatmak için üniversitedeyken böyle bir dövme yaptırmaya karar verdim.

Özel değilse anlatmak ister misin?

Tabi ki… Babamı, ben doğmadan önce bir uçak kazasında kaybettiğim için kendisini hiç tanıma, görme fırsatım olmadı. Bu yüzden çocukluğumda hep pilot olmanın hayalini kurdum. Belki kendisini tanımak, nasıl hissettiğini anlamak için bir fırsattı benim için. Belki de gökyüzünde kendisine yakın olacağımı hissettiğim için pilot olmak istedim. Tamamen genlerimden gelen içgüdüsel mesleği yapıyor, uçuyorum. Anka gibi…

Anka?

Anka mitolojik bir kuş. Öleceğini hissettiği zaman kendini yakar ve küllerinden yavru bir kuş olarak doğarak uçmaya devam eder. Aslında mitoloji dediğimiz bir çok olay gerçek hayatta farklı şekillerde karşımıza çıkıyor…

Şu an duygulandım, en iyisi konuyu değiştireyim…

Karşına yeni bir iş imkânı karşına çıktı. Bir ay sonra Dubai’ye yerleşiyorsun. Çok tebrik ediyorum. Kariyer fırsatları fazla olan bir meslek mi pilot olmak? Yoksa tutunabilmek o kadar kolay değil mi bu sektörde?

Çok teşekkür ediyorum Aslı, umarım İstanbul’da görüşemediğim bütün arkadaşlarım Dubai’ye ziyaretime gelir=) Her sektörde olduğu gibi havacılıkta da başlangıç aşamasında iş bulmak biraz zor. Ancak belli bir tecrübe sahibi olduğunuzda iş bulması en kolay meslek grubu. Dünyanın her yerinde oldukça fazla pilot ihtiyacı var ve Boeing firmasının geçtiğimiz yıllarda yaptığı açıklamaya göre önümüzdeki yirmi yılda dünya çapında 637.000 yeni pilota ihtiyaç olacak. Şu an Fiji Havayolları bile pilot arıyor 🙂

Tecrübe dedin. Ne kadarlık bir tecrübe sonucunda iş olanakları artıyor?

Havacılıkta tecrübe saat hesabına göre yapılıyor. Bin saatlik uçuş süresine ulaştığınızda olanaklar ciddi anlamda artıyor. İki bin saati geçtiğinizde ise dünya çapında çok daha fazla kariyer fırsatı karşınıza çıkıyor. İki bin saatlik tecrübe yaklaşık olarak iki buçuk, üç yıl gibi bir sürede kazanılabiliyor.

Bir de uçaktan korkanlar var. Korkmamaları için ne düşünmeleri gerekir. Uçak riski en az olan ulaşım aracı derler. Doğru mu? Bir pilota hep böyle sorular soruyorlardır belki 🙂

Evet bu soruyu soran bir milyonuncu kişiye özel bir sürprizim olacak ve bu sayıya ulaşılmasına cidden az kaldı 🙂 Söylediğin gibi uçak en güvenli ulaşım aracı. Yapılan istatistiklere bakacak olursak uçakta hayatını kaybeden sayısı iki milyonda bir iken, bu sayısı motor kazalarında yüz onda bire kadar düşüyor. Sadece bu istatistik bile uçakların ne kadar güvenli olduğunu söylemek için yeterli. Kısacası korkacak bir şey yok. Arkanıza yaslanıp uçuşun keyfini çıkarın. Güvenli ellerdesiniz 🙂

Peki sevgili Mehmetciğim, Anadolu Bursiyerleri Programı’nı biliyor musun? En azından benden duyuyorsun her zaman 🙂

Tabi ki biliyorum. Çok başarılı bir program olduğunu düşünüyorum. Fırsatı olmayan gençlere umut ışığı olduğunuz için ayrıca tebrik ediyorum. Bu güzel olanaklar altında eğitim görmenin herkesin hakkı olduğunu canı gönülden düşünüyorum.

Bağışını yaptın mı? 2011 dönemi olarak bizim hedefimize ulaşmamız için az bir miktar kaldı.

Şu an için yapmadım. Bu utanç bana yeter… En kısa zamanda bağış yapacağımın sözünü senin vasıtan ile buradan veriyorum…

🙂 Süpersin! Çok teşekkürler. Harika keyifli bir sohbet oldu. Uzaklara gidiyorsun diye çok üzülüyorum biliyorsun! Ama senin için harika bir deneyim olacak. Başarılar dilerim. Yolun açık olsun!

İş ve özel hayatınızla ilgili paylaşmak istediğiniz güzel haberleri bu sayfalardan mezunlarımıza duyuracağız. Güzel haberlerinizi mezun@ku.edu.tr adresine bekliyoruz.