Yolları ilkokuldan beri ayrılmayan 2006 mezunlarımız Elif Oğuzbal Çatıkkaş ve Yasemin Kurtulmuş Kırkağaçlıoğlu, yeni girişimleri Kokopelli Şehirde ile yetişkinler ve çocuklar için sürdürülebilir yaşam ve ekoloji odaklı atölye ve eğitimler sunuyorlar. Elif ve Yasemin keyifli bir sohbet ile Kokopelli Şehirde’yi anlattılar ve şehirde yaşasan çocuklu ailelere önerilerini paylaştılar.

Kendinizi mezunlarımıza tanıtır mısınız?

Yasemin : Elif’le sürekli yollarımızın kesiştiği bir dostluğumuz var. Aynı ilkokul, sonrasında aynı lise ve en son aynı üniversitede birlikte okuduk. Üniversite sonrasında çalıştığımız kurumlar farklı olmasına rağmen sürekli yakın mekanlarda kendimizi bulduk. On yıl süreyle kurumsal şirketlerde çalıştıktan sonra, anne olarak çocuklarımıza nasıl bir gelecek bırakmak istiyoruz sorusuna cevap ararken yollarımızın permakültürle kesişmesi sonrasında “Kokopelli Şehirde” kuruldu. Kokopelli Şehirde, iki kadın, iki dost ve iki annenin hayali olarak açılalı henüz beş ay oldu.
Koç Üniversitesi’nden mezun olduktan sonra neler yaptınız?

Elif : 2006 yılında Koç Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliğinden mezun olduktan sonra, ilk olarak Akbank’ın, sonra da Aktifbank’ın Bilgi Teknolojileri departmanlarında internet bankacılığı ve mobil uygulama geliştirme departmanlarında çalıştım. 2017 yılında Nisan ayında mobil uygulama geliştirme yöneticilik görevimden ayrıldım. Yasemin’in de söylediği gibi daha önce tesadüflerle kesişen yollarımızı, bu sefer kendimiz kesiştirerek Kokopelli Şehirde’yi kurduk. Yasemin : 2006 yılında Koç Üniversitesi İşletme Bölümü’nden mezun olduktan sonra kurumsal hayatıma Deloitte’ta İç Denetim Bölümünde başladım. Daha sonra Accenture’da danışmanlık ve en son olarak da Akbank’ta Strateji Yönetimi bölümünde çalıştım. 2016’da kurumsaldan ayrılarak permakültür konusunda kendimi geliştirmeye başladım. 2017’de Permakültür Tasarım Sertifikası aldım ve gönüllü projelerde çalıştım. 3.5 ve 5 yaşlarında iki çocuk annesiyim.
Yeni girişiminiz Kokopelli Şehirde’yi bize tanıtır mısınız? Böyle bir girişime nasıl karar verdiniz?

Yasemin: Anne olma süreciyle birlikte yediğimiz gıdanın nereden geldiği, tüketim alışkanlıklarımız ve bu tüketimlerimizin yaşadığımız dünyaya etkileri üzerinde daha çok sorguladığım bir dönem sonunda permakültürle tanıştım.

Permakültür kısaca, etik temelli sürdürülebilir yaşam alanları tasarım bilimidir. Verdiğimiz kararlarda ve yaptığımız tasarımlarda üç etik temeli “insanı gözet”, “dünyayı gözet” ve “bu ikisinden arta kalanı vakfet” göz önünde bulundurmak temel esastır.

Permakültür konusunda çeşitli eğitimler almaya devam ederken İstanbul’da bir AVM terasının gıda üreten bahçeye dönüştürülmesi projesinde gönüllü olarak çalıştım. Sınırlı kaynakları olan bir dünyada sürekli artan nüfus, iklim değişikliği, adil olmayan gıda sistemi, ciddi derecede toprak kaybı ve su kaynaklarının hızla tükenmesi tüm bu konular hızla harekete geçmemizi gerektiriyor.

Kokopelli Şehirde, bu amaçla şehirde çocuk ve yetişkinler için sürdürülebilir yaşam ve ekoloji odaklı atölye, eğitim ve sohbetlerin olduğu bir deneyimleme alanı olarak kuruldu. Attığımız bireysel adımların kurduğumuz bağlarla birlikte bir değişim başlatabileceğine inanıyor ve bunun için çalışıyoruz.

Elif : Kokopelli Şehirde’nin hikayesi benim tarafımda şöyle, 2016 yılında bir yuvanın bahçesine yaptığımız kerpiç fırından ilham alarak, doğal yapılar konusunu araştırmaya başlamıştım. 2016 yılının sonunda Küçükkuyu’nun Çetmibaşı köyünde aldığımız mini mini bir kovuğun içini tamamlayarak, ekolojik mimari ve doğal yapılara dair deneyimleme fırsatı buldum. Vandana Shiva ellerimiz, zihnimiz ve kalbimizi birleştirerek yaptığımız bu işlerin insan evriminin en üst noktası olduğunu söylüyor, bu yapıları yaparken benim hissettiğim doğru bir şeyler yaptığım oldu ve Kokopelli Şehirde’de buradan devam ediyoruz.

Kokopelli Şehirde neler sunuyor?

Yasemin : Kokopelli Şehirde hem çocuk hem de yetişkinler için sürdürülebilir yaşam ve ekoloji odaklı atölye ve eğitimler sunuyor. Yetişkin atölyelerimizden bazıları “Permakültüre Giriş”, “Ekolojik Mimariye Giriş”, “Bütüncül Yönetim”, “Saksıda Bostan”, “Solucan Kompostu” fermente gıdalara ilişkin atölyeler “kefirden gelen sağlık”, “fermente turşular” gibi. Çocuklarla da kendi gıdamızı yetiştirme, sağlıklı beslenme, geri dönüşüm ana temalarında atölyelerimiz oluyor. Bunun dışında okul ve kurumlarda hem atölyelerimiz hem de şehirde kendi gıdamızı yetiştirmeye yönelik permakültür bahçesi tasarımı konusunda danışmanlık ve uygulama hizmeti veriyoruz.

Kokopelli Şehirde ismi nereden geliyor?

Elif : Kokopelli, bir yerli amerikalı mitolojik karakteri. Sırtında tohum çantası taşıyor ve geldiği yerde kışı bitirip flütünden tohumları saçarak baharı getiriyor. Çocuklara da masallarla anlatabileceğimiz Kokopelli karakterini biz çok sevdik. Şehirde yaşıyoruz ve burada bu dönüşümü başlatmak için yapılacak çok şey var bu nedenle Kokopelli’yi şehire getirip yaşadığımız şehre tohumlar saçarak yeşillendirmek istiyoruz.

Şehirde yaşayan çocuklu mezunlarımıza neler önerirsiniz?

Elif: Çocuklu mezunlarımıza hem maliyeti düşük hem de keyifli bir çok tavsiyemiz var. Tavsiyelerimizi üç ana grupta toplayabiliriz. Gıda, geri dönüşüm ve toprakla olan bağı devam ettirmek.

Gündelik hayatlarımızın telaşında gıda alışverişlerimizi AVM’lerde yer alan marketlerden yapıyoruz. Buna alternatif olarak, Buğday Derneği’nin de denetlediği 100% ekolojik pazarlar düşünülebilir. Çocuklarla da gezmesi keyifli ve küçük üreticilerin emek emek yetiştirdiği organik sebze ve meyveler alınabilir. Pazara gitmek mümkün değil ise gıda toplulukları ve kooperatifler var bunları takip edebilirler. Geri dönüşüm başlığı altında ise, her çocuğun ve yetişkinin bir termosu olursa, plastik şişe kullanımını azaltmak söz konusu olabilir. Pipet ve plastik torba kullanmamak üzere yetişkinler tarafından çocuklara yönlendirmeler yapılabilir. Resim yaparken kağıdın tamamını kullanmaları teşvik edilebilir. Evlerde geri dönüşüm kutularına yer verilebilir. Son olarak çocukların toprak ile bağları bizden çok daha güçlü, bu bağı unutturmamak adına minik saksılarda yenilebilir gıdalar yetiştirmelerini tavsiye ederiz. Mesela roka yetiştirmek gayet kolay, birlikte roka tohumlarını minik bir saksıya ektikten sonra, üç, dört gün içerisinde filizler gözlemlenebilir. Bu sürece tanıklık eden çocuklarda marketler dışında da, aslında evde kolayca bir şeyler yetiştirebileceklerini görecekler ve yemek için çok daha hevesli olacaklardır. Hafta sonu için hem şehirde hem de şehire yakın birçok yerde binaların kasvetinden uzak keyifli zaman geçirmek mümkün. Nezahat Gökyiğit botanik parkı, Permakamp aklımıza gelen ilk örneklerden. Toprakla daha da içli dışlı olmak isterseniz çocuklara da uygun şekilde kamplar düzenleyen birçok küçük oluşum var, bunları tavsiye ederiz.

Mezunlarımız size nasıl ulaşabilirler?

Yasemin : Mezunlarımız bize @kokopellisehirde facebook ve instagram hesabımızdan, web sitemizden www.kokopellisehirde.com adresinden ulaşabilirler.

Bundan sonrası için hedefleriniz neler?

Yasemin : Hedefimiz daha fazla kişiye ulaşarak tüketim tercihlerimizi değiştirme, kendi gıdamızı yetiştirme ve dünyayı gözetme konusunda farkındalık yaratma ve bir dönüşüm başlatmak. Özellikle de daha fazla okula ulaşarak, okullarda permakültür bahçeleri tasarlamak ve sürdürülebilir yaşam becerileri programını yaygınlaştırmak istiyoruz.

İş ve özel hayatınızla ilgili paylaşmak istediğiniz güzel haberleri bu sayfalardan mezunlarımıza duyuracağız. Güzel haberlerinizi mezun@ku.edu.tr adresine bekliyoruz.