2012 İşletme mezunumuz Oğuzcan Dilmener’in ilk romanı Hayata Bir Yumruk Nar Yayınları’ndan çıktı. Oğuzcan ile yazım süreci ve yeni çıkan kitabı hakkında konuştuk.

Merhaba Oğuzcan, yeni çıkan kitabından dolayı seni tebrik ederiz. Kendini mezunlarımıza tanıtır mısın?

Merhaba Güneş Hanım, teşekkür ederim tebriğiniz için. Özel Taş İlköğretim Okulu ve Üsküdar Amerikan Kolejinin ardından 2008-2012 yılları arasında Koç Üniversitesi’nde İşletme bölümünde okudum. Şimdi de IBM Turk’te IBM Global Financing departmanının Türkiye Satış Temsilcisi’yim, fırsat buldukça da yazılarımı yazıyorum.

Bu ilk romanın, daha önce yazım tecrübelerin oldu mu? Yazmaya nasıl başladın?

Özel Taş İlköğretim Okulu’nda okurken okul dergimiz olan Genç Kalemler’de düşünce yazıları yazardım, yazmayı sevmeye orada başladım. Liseye geldiğimde de şiir, kısa hikaye ve amatör senaryo denemelerim olmuştu. Sürekli kısa hikayelerle devam ederken, bir gün babamla konuştuğumuzda neden hikayelerimden bir tanesini uzatmadığımı sordu bana. O gün yeni bir hikayeye başladım ve onu devam ettirmek istedim. Yazdıkça daha da keyif aldım ve “Hayata Bir Yumruk” ortaya çıktı. Daha sonrasında Cüneyt Özdemir’in dergisi olan dipnot.tv’de “Ters Köşe” adlı bir köşem oldu ve orada yazdım. Şimdi de ikinci kitabım üzerinde çalışıyorum.

Türkçe’de örneğine az rastlanan bir gençlik romanı Hayata Bir Yumruk. Bu türe nasıl karar verdin?

Genel olarak daha kendi yaş grubuma yönelik hikayeler yazardım, bir ilk gençlik romanı yazdığımda dil ve bazı unsurları kontrol etmem gerekeceği için çok keyif alacağımı düşünmüyordum açıkçası. Düşüncemin aksine; bir gün orta okulda geçen bir kısa hikaye yazdım ve bundan ne kadar keyif aldığımı farkettim. Farklı bir dünya… Belki de benim orta okulda olduğum zamanı özlediğimdendir, yazdıkça yazmak istedim.

Romanı biraz anlatır mısın?
Roman, ortaikinci sınıfa geçen Ali’nin hayatını anlatıyor… Ali’nin annesi Amerika’da yaşıyor ve orada hayalindeki Bilgi Teknoloji şirketinde çalışıyor. Babası ise Ali ile beraber yaşıyor, onun işinden dolayı da sürekli farklı şehirlere taşınmaları gerekiyor. Sürekli başka bir şehre ve dolayısıyla farklı bir okula geçtiği için sabit bir arkadaş çevresi yok ve bu durum onu içine kapanık, sessiz, karamsar ve belki de bunlara rağmen bir parça yaşına göre daha da olgun bir çocuk haline getirmiş. Ayrıca babası eski Türkiye Kickbox Şampiyonu ve babasıyla olan iletişimini Kickbox antremanlarıyla sağlıyor ve kuvvetlendiriyor. Kitap, Ali ve babasının İstanbul’a taşınması ve onun burada bir Amerikan Koleji’ne başlamasıyla başlıyor, Ali’ nin burada yaşadıklarını anlatıyor…

Kitapta ana karakter sporla içli dışlı. Senin sporla ilgin ne düzeyde?

Sporsuz bir hayat düşünemiyorum. Gün içinde yaşanan stresin, tatsız ve yorucu olayların sonunda insanın bunları kısa süreliğine de olsa unutmasını ve kendini daha iyi hissetmesini sağlıyor spor. Ben yaklaşık 9 senedir kickbox yapıyorum; siyah kuşak sahibiyim ve Sarıyer Boks Kulübü’nde çalışıyordum yakın zamana kadar. Kickbox’la birlikte de Karate Do ve Tae Kwon Do gibi bir çok dövüş sporuna da ilgim var. Dövüş sporlarının dışında ağırlık çalışmayı ve özellikle de koşmayı çok seviyorum.

İşletme mezunusun. İş yaşamı bir yandan devam ediyor mu, edecek mi?

Evet, IBM Turk’de IBM Global Financing’in Türkiye Satış Temsilcisi olarak çalışıyorum ve iş yaşamı devam edecek; anladığım kadarıyla daha da yoğunlaşarak edecek. Yazmayı çok seviyorum fakat bir yandan asıl işimi de yapmak istiyorum ve yapmalıyım da.

Bundan sonrası için planların neler? Başka kitaplar da gelecek mi?

Şu anda ikinci kitabım üzerinde çalışıyorum, işten fırsat buldukça yazıyorum. Ondan sonrası için de bir fikrim var ama önceliğim ikinci kitabım. İlk kitaba göre biraz daha büyük bir yaş grubuna yazmayı hedefliyorum, bakalım nasıl olacak.

Sen neler okumaktan hoşlanırsın? Son zamanlarda keşfettiğin ve tavsiye edebileceğin yazarlar var mı?

İş hayatından fırsat buldukça okumaya çalışıyorum fakat son zamanlarda keşfettiğim bir yazar yok. Türk yazarlarımızdan Murathan Mungan’ın, Mehmet Murat Somer’in ve Ahmet Ümit’in kitaplarını okumaktan keyif alıyorum; Yusuf Hayaloğlu ve Nazım Hikmet Ran’ın da şiirlerini. Yabancı yazarlardan da Paul Auster’ın, John Steinbeck’in ve Harper Lee’nin kitaplarını çok severim; ayrıca Shakespeare’nin de birçok eserini keyifle okumuşumdur.

Mezunlarımız kitabına nereden ulaşabilirler?

Kitabım D&R ve birçok kitabevinde mevcut, umarım okuyanlar keyif alırlar.

İş ve özel hayatınızla ilgili paylaşmak istediğiniz güzel haberleri bu sayfalardan mezunlarımıza duyuracağız. Güzel haberlerinizi mezun@ku.edu.tr adresine bekliyoruz.