Koç Üniversitesi Sosyoloji Bölümü 2008 mezunlarından Enver Murat Güçlü ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. Yeni KUMED Genel Sekreteri Enver Murat Güçlü’08’in öğrencilik yılları ve yeni görevi hakkındaki sohbetimizin detaylarını röportajımızda bulabilirsiniz.

Kendini tanıtır mısın?

Merhaba Ben Enver Murat Güçlü. 2008 Sosyoloji mezunuyum.

Öğrencilik yıllarından bahsedebilir misin?

Öğrencilik yıllarım boyunca bana çok faydalı olan Sosyoloji bölümünde disiplinlerarası lisans eğitimimin yanı sıra üniversitede birçok sosyal etkinlikte çalıştım. Beş yıl boyunca eski adıyla Koç Oyuncuları olan Tiyatro Kulübü’nde hem sahnede hem backstage ekibinde hem de Sevgi Gönül Tiyatro Günleri organizasyon komitesinde aktif bir dönem geçirdim. Bununla birlikte Dans Kulübü, Medya Kulübü ve Üniversite Radyosu yer aldığım diğer kulüpler. Ayrıca birçok farklı kulübün ve üniversite biriminin organizasyonunda da sunucu olarak görev aldım. Mezuniyet törenleri sunuculuğu da her zaman güzel ve hoş hatırladığım anılarımdan.

Koç Üniversitesi’nden mezun olduktan sonra neler yaptın?

Mezun olduktan sonra yüksek lisansımı İstanbul Üniversitesi Tiyatro Eleştirmenliği ve Dramaturji bölümünde yaptım. Koç Üniversite’sinde okuduğum yıllardan beri aynı zamanda seslendirme sanatçılığı, etkinlik sunuculuğu ve son yıllarda da diksiyon ve hitabet eğitmenliği yapıyorum. Bu alandaki çalışmalarımla Oyuncular Sendikası üyesiyim ve aynı zamanda sendikada gönüllü görev aldım. Yine kurumsal olarak kültür sanat ve eğlence sektöründe çalıştım. İlk olarak mezuniyet sonrası Sevgi Gönül Kültür Merkezi’nin bir kültür merkezi şekline dönüşmesinde Sanat Yönetmeni olarak üç yıl kadar görev aldıktan sonra farklı kurumlarda deneyim kazanmak için yuvadan uçtum. Borusan Contemporary, Sensation Wicked Wonderland Show, İmaj Entertainment, Doğan Holding KidzMondo Edutainment Park iletişim, operasyon, sanatsal içerik ve yönetmenlik gibi uzmanlıklarda çalıştığım kurumlar, organizasyonlar.

Mezunlar Derneği Genel Sekreterliği’ne başvururken neler düşündün? Öncesinde derneği tanıyor, takip ediyor muydun?

Bu pozisyona başvururken açıkçası ilk hissiyatım evime dönüş heyecanı ve duygusallığı oldu. Rumelifeneri Kampüsü’ndeki dernek merkezi yıllarından beri zamanım ve imkânım oldukça, derneğin bütün etkinliklerine katılmaya, buradaki Yönetim Kurulu başta olmak üzere benim gibi mezun birçok arkadaşla iletişim halinde kalmaya devam ettim.  KoçPera’nın açılmasıyla derneğin daha da geliştiğini bu yıllar içinde görmek büyük bir mutluluk oldu. Tabii bu gelişme, bu önemli pozisyonla ilgili ciddi bir sorumluluk duygusunu getiriyor.  KoçPera’nın Koç Üniversitesi Mezunlar Derneği için büyük bir avantaj olduğunu düşünüyorum. Burası İstanbul’un, ülkemizin, dünyanın farklı yerlerine dağılan bütün mezunlarımızın ortak buluşma yeri oluyor. Sadece bu alan da değil, HomeComing gibi etkinliklerle hem ana kampüs hem de Koç Topluluğu Spor Kulübü gibi alternatif mekanlar bu buluşma ve etkileşim dinamiğinin ve camia ağının büyümesine katkı sağlıyor. Genel Sekreterlik pozisyonu ilk baştan beri büyüyen mezun ağının ihtiyaçlarına cevap vermede o kadar kilit bir role sahip ki benden önceki arkadaşlarımın bu görevi ne kadar layıkıyla yerini getirdiğinin de altını çizmem gerek. Sürekli yenilenmek, sürekli gelişmek için mezunlardan üniversiteye, farklı iş sektörlerinden sivil topluma ve gönüllü çalışmalara kadar kısacası her kulvarda herkesle dirsek teması içinde olunması gereken bir pozisyon olduğunun farkındayım ve hem bunun heyecanını yaşıyorum hem de öneminin bilincindeyim.

Bu görevle ilgili hedeflerin, projelerin neler?

Hedefim Pandemi öncesine kadar var olan dopdolu olan etkinliklerin yeniden başlaması, yeni koşullara göre çeşitlenerek, içeriklerinin güncellenerek devam etmesine katkı sağlamak öncelikle. Tabii, Pandemi bize değişen koşullarda nasıl çalışmalar yapılabileceğini de gösterdi. Artık hibrit bir sistem içindeyiz. Bu anlamda bu dengeyi gözeterek KUMED Akademi gibi yapılanmalarla mezunlarımızın kendini geliştirme ve bunu da keyifle gerçekleştirme taleplerine cevap bulmak ana hedeflerimden biri. Büyüyen mezun ağımızı gözeterek, iş dünyasında önemli noktalara gelen mezunlarımızla üniversitenin de katkısıyla mezun olacak ya da yeni mezun arkadaşlarımızı bir araya getirmek, sinerji yaratmak bir diğer amacım. Gerçekten her bir Koç Üniversitesi mezunun başarısı bizi gururlandırıyor. Onların da hem derneğe hem de Üniversitemize bir gönül borcuyla yaklaştığını biliyorum. Bu süreç içinde çok güzel iş birlikleri hayata geçmeye başladı ve bunların artması da önem verdiğim bir diğer alan. Bütün dünyada olduğu gibi Pandemi süreciyle birçok çalışmanın sekteye uğradığı da bir gerçek. Yine de derneğimiz bu süreci iyi atlatan yapılardan ve büyüyen verileriyle Pandemi sonrasına çok kuvvetli hazırlandığının bilinmesini isterim.  Burada bu zor süreçte görevi üstlenen bütün Dernek Yönetim Kurulu’na, profesyonel ekibinine ve diğer birimlerine de bir Koç Mezunu olarak teşekkür etmem gerekiyor. İşte tam da bu noktada eski yoğunluğumuzun da üzerine çıkarak ayağa kalkmak hem benim hem de Koç Üniversitesi mezunlarının görevi diye düşünüyorum. Koç Üniversitesi mezunu olmak önemli bir ayrıcalık. Bunu, derneğimiz çatısı altında önceliğimiz mezunlarımız olmak üzere birçok paydaşla faydalı organizasyonlar gerçekleştirmek de görev edindiğim bir nokta. Üniversitemizdeki ofisimizin açık olması, mezun olacak ya da yeni mezun arkadaşların bize yüz yüze ulaşabilmesi için çok değerli. Yine eğlenceli, keyif aldığımız etkinliklerimiz devam edecek öte yandan. Çünkü “Koç Mezunu” camiasının sürekli gelişmeyi ve yaptığı her şeyden tat almayı istediğini çok iyi biliyorum. Şunu da ayrıca ekleyeyim: 2020 ve 2021 mezunlarımız Pandemi’den dolayı diledikleri kampüs hayatını, mezuniyeti yaşayamadılar. Onlar için de farklı çalışmalar yaptığımızı, Yönetim Kurulu’muzla birlikte bunun üzerinde ayrıca durduğumuzun bilinmesini isterim.

Mezunlarımıza iletmek istediğin mesajın veya eklemek istediğin bir şey var mı?

Mezunlarımıza tabii ilk olarak derneğe üye değillerse üye olmalarını tavsiye ediyorum. Her geçen gün üyelerimiz için yepyeni ayrıcalıklar sağlanıyor. Bunlardan faydalanmalarını can-ı gönülden isterim. Ayrıca her türlü içerik, etkinlik, organizasyon önerilerine de açık olduğumuzu, “bir elin nesi var iki elin sesi var” mottosuyla ilerlediğimizi bilmelerini ve derneğimize her zaman ulaşabileceklerini, önerilerini, planlarını, yapıcı eleştirilerini iletmelerini rica ediyorum. Biz güzel ve özel bir camiayız, bunun değerini bilelim.