Güncel politik olaylar, tartışmalar ve siyasetçiler hakkındaki kamuoyu algısının şekillenmesi ve kamuoyunun anketler, istatistikler ve çeşitli raporları anlama süreçleri üzerine Michigan Üniversitesi’nde doktora çalışmaları yapan 2012 psikoloji mezunumuz Ozan Kuru ile doktora çalışmaları ve yakın zamanda kazandığı ödüller hakkında konuştuk.

Merhaba Ozan, kendini mezunlarımıza tanıtır mısın?

Merhaba, Koç Üniversitesi 2012 Psikoloji Bölümü mezunuyum.

Koç Üniversitesi’nden mezun olduktan sonra neler yaptın?

Mezun olduktan sonra doktoram için Amerika’ya geldim. Mezuniyet töreninden iki ay sonra 2012’de Michigan eyaletinde Ann Arbor’a geldim ve beş yıldır buradayım. Michigan Üniversitesinde İletişim Departmanı’nda Politik İletişim üzerine doktora yapıyorum ve Institute for Social Research’de araştırmacıyım; son seneme giriyorum burada.

Doktora çalışmalarından bahseder misin?

Tez konum insanların güncel politik olaylar, tartışmalar ve siyasetçiler hakkında kamuoyunun ne düşündüğünü öğrenmesini sağlayan çeşitli raporları anlama süreçleri üzerine.

Kamuoyu raporlarından önce, kamuoyu üzerine biraz düşünelim. Mesela bir siyasetçinin toplumda gerçek destek oranı nedir, bireysel silah satışları daha sıkı denetim altına alınmalı mı, göçmenlik kanunları gevşetilmeli mi, idam cezası kaldırılmalı mı? Politik karar verme sürecine tabi olan tüm bu konularda seçimler ve referandumlar tek mekanizma değil. Toplumun güncel algısı ve desteği, ne düşündüğü, sürekli takip edilmesi gereken bir husus. Çünkü “kamuoyu” aktif ve dinamik bir olgu, birkaç senede bir yapılan secimler ise sadece bir kesit sunuyor. Demokratik bir ilke olarak da stratejik bir husus olarak da seçilmiş liderler ve tüm sorumlu vatandaşlar güncel kamuoyunu takip etmeli.

Peki güncel bir konu veya politikacı hakkında kamuoyunu nasıl anlarız? Bunun için elimizdeki en önemli somut veri medyanın, akademinin ve anket şirketlerinin topluma sunduğu anket sonuçları, bilimsel prensiplerle hazırlanmış çeşitli istatistiki bilgiler ve raporlar. Tabi ki kamuoyunun nabzını bize bir şekilde gösteren başka veriler de var, mesela katılımı ne kadar küçük veya büyük olursa olsun protestolar, boykotlar, imza kampanyaları. Nitekim anket ve diğer istatistiki raporlar, mükemmel olmasa da, kamuoyunun bir bütün olarak ne istediğini ve gelecekte ne yöne gideceğini tahmin etmekte en güçlü aygıt.

Ve kamuoyu raporları insanlar üzerinde hem iyi hem olumsuz boyutlarda çok etkili. Politikacılar stratejik kararlarını bu raporlara göre revize ederken, vatandaşlar da kendi görüşlerini oluştururken toplumun veya kendisini ait hissettiği grubunun ne düşündüğüne göre karar veriyor: bir protestoya veya kanuna destek verip vermeyeceğini, oy vermeye gidip gitmeyeceğini, hatta kime oy vereceğini düşünürken, “başkaları ne düşünüyor?” sorusunun, sosyal-psikolojik çalışmaların ortaya koyduğu gibi, oldukça büyük bir etkisi var.

Toplumsal konularda çoğulcu ve başarılı demokrasinin işleyebilmesi önemli derecede, siyasetçiler, medya ve vatandaşlar arasındaki bu politik iletişim kanallarında bilginin sağlıklı akışına bağlı. Tez çalışmalarımda, insanların kamuoyu raporlarını nasıl algıladığı ve nasıl tepki gösterdiği üzerine Amerikan siyaseti bağlamında deneysel çalışmalar yapıyorum. Kişilerin kendi konumları ve aidiyetleri bu raporları algılayışlarında ne şekilde etkili oluyor? Oluşan önyargıları nasıl azaltabiliriz? Bu raporların özellikleri, çeşitleri, sonuçları, raporlar hakkında yapılan uzman veya yanlı yorumlar, medyanın bu raporları sunma sekli bu algıları şekillendirmekte. Bu raporların nasıl algılandığı, aynı zamanda gazeteciliğe ve devlete olan güveni de etkilemekte.

Koç Üniversitesi’nde aldığın eğitimin doktora eğitimine nasıl etkileri oldu?

Geçmişimizde bulunduğumuz kurumlar, bu kurumların vizyonu ve alt yapısı, etkileşimde bulunduğumuz insanlar ve ekiplerimizin kariyerimizin sonraki evlerinde çok büyük bir birikim payı var.

2012’de ÖSS tercihlerimi, kesin Koç’a gelmemi sağlayacak şekilde farklı departmanları ilk üç tercihime yazarak yaptım. Bunu sosyal psikolojiye olan ilgim ve daha sonra yurtdışında doktora yapma planımı gözeterek yaptım. Departmanlar arasındaki etkileşim, araştırma projelerinde tecrübe edinme imkânları ve en önemlisi tabi ki insanlar – hocalarımız, kütüphanemiz, tüm çalışanlar, Koç’ta profesyonel ve dünyaya açık bir ortam sunuyor. Üniversitemizin sağladığı ortam ve imkânlar, bizlere, yakınlarımızla, çevremizle ve toplumla sağlıklı, yapıcı ve mutlu etkileşimde bulunabilecek ve ortak problemlerin yönetilmesine katkı sağlayabilecek bireyler ve vatandaşlar olabilme potansiyeli kazandırmaktadır.

Yakın zamanda AAPOR Best Student Paper ödülünü kazandın. Bu çalışmandan biraz bahseder misin?