İşletme mezunumuz Hüma Çobanoğlu’07 eğitimle iç içe giden kariyerine 3B Çocuk Akademisi ile devam ediyor. Hüma ile biraraya gelerek akademi hakkında konuştuk.

Merhaba Hüma, kendini mezunlarımıza tanınır mısın?

Ben Hüma Çobanoğlu. 1983 İstanbul doğumluyum. Eğitimci bir ailenin üyesi olarak dünyaya gözlerimi açtım ve bu yoldan hiç ayrılmadım. Çocukluk yıllarım kırk yıldır eğitim sektöründe olan babam Zeki Çobanoğlu’nun yöneticilik hikâyeleri ile geçti. Liseyi Cağaloğlu Anadolu Lisesi’nde bitirdikten sonra tek tercihim olan Koç Üniversitesi İşletme bölümünü kazandım. Eğitimim süresince Prof. Dr. Sami Gülgöz ve Prof. Dr. Zeynep Canlı’dan aldığım dersler kariyerime çok olumlu geri dönüş sağladı. Eğitim sektöründe ilerlemeye karar aldığım zaman Eğitim Yönetimi alanında Yüksek Lisans yapmak üzere Bahçeşehir Üniversite’sine başladım ve tez çalışmamı “Eğitim Liderleri” üzerine tamamladım. Tez konum “Özel Eğitim Kurumlarının Sahiplerinin Liderlik Algıları ve Deneyimleri” üzerineydi. Yüksek Lisans dönemimde etkilendiğim akademisyenler ise Prof. Dr. Ali İlker Gümüşeli ve Doç. Dr. Özge Hacıfazlıoğlu’dur. Yüksek Lisansımı oldukça başarılı bir dereceyle bitirme ve mezun olma hakkını kazandım. Eğitim hayatıma paralel olarak iş hayatımda ise Final Dergisi Dershanesi İnsan Kaynakları Yöneticiliği ve ortaokul öğrencilerine İngilizce öğretmenliği yaptım. İnsan Kaynakları Yöneticiliği yaparken personel alımları üzerine program geliştirdim. Bir eğitim kurumunun temeli öğretmen olduğundan öğretmen seçimi için kriterlerin iyi belirlenmiş olması mihenktir. Akabinde sadece işin mutfak tarafında olmak yetmediğinden ve tebeşir tozu yutmadan meslek icra edilemeyeceğinden bir yandan da çocukların hayatına birebir dokunmak adına İngilizce öğretmenliği yaptım. Tabii ki eğitim sektöründe yer almaya başladığım ilk günden beri olan hayalim her an içimde bir tutku olarak yer aldı. Gerekli çalışmaları yaptıktan ve yurtdışındaki okul öncesi sistemleri detaylı olarak inceleyerek yerinde ziyaret ederek yaptığım saha çalışmalarından sonra bu tutkumu Türk filmlerine ev sahipliği yapmış olan Yeşilköy’de tarihi bir köşkte gerçekleştirme fırsatı yakaladım. Bilgi-Beceri-Başarı Anaokulu benim dört yaşındaki çocuğum. Onun her geçen gün bu ailenin parçası olan miniklerimizden, benden ve kurum çalışanlarımdan beslenerek büyümesine şahit olmak hayatımdaki en büyük mutluluktur.

Kurucusu olduğun 3B çocuk akademisinden söz edelim istersen. Öncelikle 3B’nin açılımı nedir?

3B Çocuk Akademisi Bilgi-Beceri-Başarı kurumsal ilkeleri doğrultusunda çocuk gelişiminin takipçisidir. Bilgi verilmez, çocuk bilgiye yönelir ve çocuk bilgiyi beyin gelişiminin olduğu seviyede yorumlayabilir. Beceri çocukların yapmayı istedikleri, içgüdüsel olarak yöneldikleri alandadır ve gelişimleri için bunun farkına varmak biz eğitimcilerin görevidir. Başarı amaç değil gelişim seviyesi ve yönünün sonucudur.

Çocuklarımızın yaparak ve yaşayarak, katılımcı olabildikleri bir ortamda öğrenmelerini sağlamaktayız. Yapılan araştırmalara göre çocukların zihinsel, duygusal, sosyal ve bedensel gelişimlerinin %70’i 0-6 yaş arasında tamamlanmaktadır. Bu erken yaşlarda temeli atılan davranışların etkisinin yaşam boyu devam ettiğini gözlemlenmiştir. Bu doğrultuda, 2011 senesinde Yeşilköy’de açılan 3B Çocuk Akademisi’nin amacı çocukların doğuştan getirdikleri becerileri, bilgi ile donatmak ve sonucunda kişisel başarılarına şahit olmaktır. Kurumumuzun sloganı olan “3B; Bilgi, Beceri ve Başarı” kavramları bu bakış açısından gelmektedir. Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı olan okulumuz uluslararası akımlar olan GEMS, Scamper, Reggio Emilia vb. yaklaşımları eklektik bir biçimde çocuk odaklı olarak uygulamaktadır.

Doğa içindeki akademimiz çocuk merkezli ve oyun odaklı bir deneyim ile öğrenme alanıdır. Akademi yaşam alanımızda, çocuklar; hayata, kendine güvenen, mutlu bireyler olarak 2-5 yaş arasındaki zaman dilimlerini barış içinde öğrenerek geçirirler. Akademi elemanlarımıza göre her çocuk yeteneklidir. Asıl önemli olan onu keşfetmektir. 3B Çocuk Akademisi çocukların yeteneklerini ailelerle keşfetmekten her geçen gün artan büyük bir heyecan duymaktadır. Kurumsal ailemize göre her çocuğun algı seviyesi ve kapasitesi farklılık gösterdiğinden gelişim düzeyleri de farklılık gösterecektir. Akademimiz toplumun zenginliğinin küçük bir temsilini örnekler. Böylelikle, çocuklar toplumda paylaşma ve öğrenmenin değerini küçük yaşlarda öğrenirler. Çocuk merkezimiz bu gelişimsel farklılıkları tespit ederek yola çıkar ve ilerleyen zamanlarda çocuklarımızın yetenekli oldukları alanları psikolog, aile ve kurum elemanları ile keşfederek çocuk gelişiminde güvenli bir yol izlemenin kapılarını aralamayı amaçlar. Misyonumuz çocuğun beyin gelişimini bir üst seviyeye taşımaktır. Vizyonumuz ise problem çözme, karar alma ve değişikliğe adaptasyon yetisi güçlü olan bireyleri topluma kazandırmaktır. Akademimiz insan ve çocuk hakları üzerine sosyal-duyarlılık projeleri yapmaktadır. Bunlara örnek olarak “Demokrasi Duvarı” etkinliğimizden bahsedebiliriz. Bir tane soru seçiyoruz. Seçim sandıkları oluşturuyoruz. Resimleri olan bu sandıkların içine oy pusulalarımızı atıyoruz. Oyumuzu kullandıktan sonra görevli olan bir çocuğumuz oyunu kullanan çocuğun eline damga vuruyor. Bütün çocuklarımız oylamalarını yaptıktan sonra yine görevli bir çocuğumuz sandıkları açıp sayım yapıyor. Bu sayımı yaparken grafik çalışması yapılıyor. Yapılan grafiğin sonucuna göre seçimden çıkan sonuç tüm çocuklar tarafından etkinliğe dönüştürülüyor. Böylece çocuklar kişisel olarak karar verme ve başkalarının fikirlerine uyum sağlayarak sonucu kabullenmeyi öğrenirler. Çocuklar küçük yaşta inisiyatiflerini kullanmaya başlamış olurlar. Akademimiz çocukları farklı fikirlerin varlığının farkına varır ve kabul eder. Bu onların yaşamlarının ileri yıllarındaki tercih ve tutumlarının referanslarıdır. Kurumsal ilkemize göre “çocuk” insanı geleceğe aktaran varlıktır. 3B Çocuk Akademisi ailesi olarak bugünün çocuğuna iyi bakmanın gelecek nesillerin mutluluğu olduğuna inanıyoruz. Gelin, bekleriz siz sevgili aile ve çocuklarımızı 3B Çocuk Akademisi evimize.

Uluslararası yaklaşımları da takip ediyor musunuz?

Daha önce bahsettiğim üzere GEMS, Scamper, Regio Emilia gibi uluslar arası yaklaşımları uygulamaktayız. GEMS etkinliklerinin amacı, temel bilimsel kavram ve yöntemleri açıklarken hayal gücünden beslenmek ve hayal gücünü etkilemektir. Örnek vermek gerekirse temalarımız arasında o hafta “ağaç evler” var ise, ağaçlarımızı çocuklar kendileri artık materyal kullanarak sanat çalışmaları yaparak oluştururlar. Mevsim kış olduğunda yapraklarımız dökülmüş ve kar yağmış olur. Evden en sevdiğimiz ayıcığımızı getirip ağaç evin altındaki kuytulardan birine yerleştiririz. Böylece ayıcığımız kış uykusuna yatmış olur. Ve baharda onları tekrar uyandırırız. O zaman aralığında çocuklar ayıcıklarına onları uyandırmamak adına dokunmazlar. Böylelikle çocuklara kışın ayılar uykuya yatar gibi bir bilgi dikte edilmeden denetimleyerek, oyun ile öğrenme şansı tanınır.

Akademinin doğa içinde olmasının ne gibi etkileri var?
Çocuklar çevrebilim nedir içinde yaşarak öğrenirler. Organik tarım ile biz kendi biberimizi, domatesimizi, patlıcanımızı, fasulyemizi, mısırımızı elde ederiz. Tüm ekimleri çocuklarımız eğitmenlerin gözetimi altında toprak ile direk temasa geçerek yaparlar. Bu sayede de mahsullerin gelişim süreçlerini izlerler. Burada da az önce bahsettiğim üzere çocuklar dikte edilen bilgiler yerine gözlem ile öğrenirler.

Mezunumuz Oya Şakiroğlu ile bir ortaklığınız var. Bu ortaklıktan söz eder misin?

Kendisi 3B Çocuk Akademisi müdür ve psikologudur. Koç Üniversitesi’nden mezun olduktan sonra Boğaziçi Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık Bölümü’nde yüksek lisans yaparken Koç Üniversite’sinden mezun olduğu sene çocuk nöro-psikolojisi ve eğitim üzerine yoğunlaşan dört yıllık çocuk ve aile odaklı çalışma hayatından gelmiştir. Eğitim içeriklerine beyin gelişimini temel alan farklı çalışmalar yürüterek okulumuz ve çocuklarımıza katkıda bulunmaktadır.

Bundan sonrası için planların neler?

Velilerimizin yoğun talebi üzerine çocuklarımıza aynı hassasiyet ile ilkokul imkânı sağlamaktır. Bizim diğer bir amacımız ise “Çocuk Akademisi” kavramını çocukların yaşamlarının her döneminde ve alanında hissedebilecekleri büyük bir aile olmaktır.

Okul öncesi çağda çocukları olan mezunlarımıza, okul seçiminde nelere dikkat etmelerini önerirsin?

Bu yaş çocuğunun temel gelişimsel özellikleri bilinerek ancak bu soruya yanıt verilebilir. 0-3 yaş dönemi temel ihtiyacı bağlanmadır. Çocukların gidecekleri anaokullarında öğretmenlerin onlar için bir bağlanma figürü oldukları unutulmamalıdır. Karakter gelişimleri öğretmenlerin etik yargıları, mizaçları, duygu-durumları ve eğitim deneyimlerine bakılarak seçim yapılmalıdır. Koridorları sadece onlara ait olmayan, doğadan ve çevre psikolojisinden uzak, kendinden 4 yaş ve daha büyük çocuklarla paylaştıkları büyük sofralı, masalı alanlardan uzak durulsun. Sırf çok tercih ediliyor diye çocuğun özelliklerini, isteklerini, arzularını arka plana atarak, çocuğa daha önceden eli değmemiş yeni mezunlara onları teslim etmek çocukların sosyo-bilişsel gelişimleri adına yapılacak en büyük hatalardan biridir. Bu yaş grubundaki çocukların kendilerini mutlu ve güvende hissetmeleri beyin gelişimleri için gerekli olan sosyalleşme ve problem-çözme becerilerinin ön koşuludur.

Mezunlarımız sana ve akademiye nasıl ulaşabilirler?

Evimizin açık adresini veriyorum. İstanbul’un en sakin barış içindeki semtlerinden biri olan Yeşilköy’e geldiğinizde çocuk gülüşlerinin seslerini takip edin. Muazzez Teyzemizin kekleriyle sizi karşılarız ancak kekler çok lezzetli gitmek istemeyebilirsiniz. Çocukların enerjilerini ve günde yüzlerce defa gülüşlerine şahit olduktan sonra siz de gitmek istemeyeceksiniz.

İş ve özel hayatınızla ilgili paylaşmak istediğiniz güzel haberleri bu sayfalardan mezunlarımıza duyuracağız. Güzel haberlerinizi mezun@ku.edu.tr adresine bekliyoruz.