Katar’da Hamad Bin Khalifa Üniversitesi’nde akademisyen olan ve kamu politikası bölümü program direktörlüğü yapan 2002 Ekonomi bölümü mezunumuz Evren Tok ile kariyer hikayesi, akademik çalışmaları ve yeni çıkan kitabı “Policy Making in a Transformative State: The Case of Qatar” hakkında konuştuk.

Merhaba Evren, kendini mezunlarımıza tanıtır mısın?

Merhaba, elbette. 2002 Ekonomi mezunuyum. Uluslararası ilişkiler ve politik ekonomiye olan ilgimden dolayı bu alanlardan da çok ders almıştım. Kariyerime yön vermem de bu derslerin sayesinde oldu zira Prof. Ziya Öniş’i tanımam ve asistanı olarak çalışmam lisans sonrası planlarımı şekillendirdi. Şuan Katar’da Hamad Bin Khalifa Üniversitesi’nde akademisyenim ve kamu politikası bölümü program direktörlüğü yapıyorum. Aynı zamanda Katar Ulusal Araştırma Fonu tarafından ödüllendirilen projelerimi yönetiyorum.

Koç Üniversitesi’nden mezun olduktan sonra neler yaptın?

Mezun olduktan sonra kısa bir süre Prof. Ziya Öniş ve Prof. Fuat Keyman’a asistanlık yaptım ve bu esnada yüksek lisans başvurularım oldu. Fuat Keyman’ın tavsiyesiyle Kanada macerası başladı. Başkent Ottava’da Carleton Üniversitesi’nde, kamu politikası bölümünde doktoramı yaptım. Üniversitede ders vermeye başladım ama benim için esas heyecan verici deneyim Kanada’nın önde gelen think tanklerinden Kuzey-Güney Enstitüsü’nde stajyer olarak çalışmaya başlamam oldu. Sahra Altı Afrikası’nda doğal kaynak yönetişimi, sürdürülebilir kalkınma gibi konularda uzmanlaşmaya başladım. Ayrıca Afrika’ya yapılan ziyaretler sayesinde akademik ve pratik arasında çok daha iyi bağlantı kurmaya başladım.

Kanada sonrası Katar’da yaşamaya nasıl karar verdin?

Aslında benim kararımdan ziyade birçok rastlantının bir araya gelmesiyle Katar’a yerleştim. Bir dönem tüm planlarımı ‘Kanada’da hayatımın geri kalanını geçirme’ üzerine yapmıştım. Ancak bir email ile herşey değişti. On senelik Kanada deneyimi bana çok şey kattı elbette ama potansiyelimi gerçekleştirebileceğim bir yere gitmek daha cazip geldi. Bu noktada Katar’daki akademik ortam ve eğitim hamlesinden söz etmek lazım. Prenses Moza’nın kurduğu Katar Vakfı bünyesinde pek çok önde gelen Amerikan kampüsü yer alıyor, Georgetown, Texas A&M, Northwestern, Cornell, Virginia Commonwealth gibi. Ayrıca HEC Paris ve University College London gibi okulların da kampüsleri Katar Vakfı bünyesindeki Eğitim Şehrinde mevcut.

Kazandığın üç farklı araştırma projesi fonu var. Bu projelerinden ve araştırma alanlarından biraz bahseder misin?

Elbette. Devam eden projelerimden bir tanesi Katar’ın Sahra Altı Afrikası’ndaki doğal kaynak yatırımlarıyla alakalı. Katar’ın dünyanın dört bir yanında büyük yatırımları var ne var ki Afrika Katar’ın radarına girebilmiş değil. Katar’ın Dış İlişkiler Bakanlığı ve Katar Madencilik ile birlikte, Amerika’dan Massachusetts Üniversitesi ve Kanada’dan Ottava Üniversitesi partner kurumlar olarak yer alıyor. Diğer devam eden bir proje Katar gibi hızla gelişen ve dönüşen bir yerde hukuk sistemi ile kamu politikası yapılışı ile ilgili. Yeni başlayan bir projem ise müteşebbis eğitimi ile alakalı. Katar ekonomisini petrol ve doğal gaza olan bağımlılıktan kurtarıp, çeşitlendirmek istiyor. Bu amaçla müteşebbis eğitimi ve yetiştirilmesine büyük önem veriyor. Bu proje erken yaşta müteşebbislik eğitimi ve bu eğitim ilkokul ve lise müfredatına sokulabilmesini amaçlıyor.

Koç Üniversitesi Suna Kıraç Kütüphanesi’nin raflarında yeni çıkan kitabın Policy Making in a Transformative State: The Case of Qatar’ı görmek mümkün. Biraz da bu kitap hakkında konuşalım istersen.

Bu kitap Oxford Üniversitesi’nde doktorası devam eden Katarlı genç bir akademisyen Lolwah Al-Khater ve Kanada’dan Prof. Leslie Pal ile birlikte Palgrave MacMillan yayınevinden çıkardığımız bir yayın. Katar’ın ekonomiden, kültüre, sağlıktan kentsel dönüşüme pek çok kamu politikasının yapılışı ve dinamiklerini inceliyor. Bu çalışmanın en özgül yanı ise Katar’ın dönüşümünü Katarlıların anlatması. Örneğin sağlık politikası ile ilgili kısımda bir önceki sağlık bakanının imzası var. Katar yüzölçümü ve nüfus olarak küçük bir ülke olabilir ancak küresel etki olarak bakıldığında en tepelerde. 2022 dünya kupasını almaları da bunun güzel bir örneği. Türkiye ve Katar arasında gittikçe derinleşen ilişkiler göz önüne alındığında Katar’ı iyi anlamak, özellikle iç dönüşümünü iyi analiz etmek önemli.

İş ve özel hayatınızla ilgili paylaşmak istediğiniz güzel haberleri bu sayfalardan mezunlarımıza duyuracağız. Güzel haberlerinizi mezun@ku.edu.tr adresine bekliyoruz.