Subat 2011 E.bulten
Aylık Elektronik Haber Servisi
TEMMUZ 2011
  
 

2003 Psikoloji mezunumuz Banu Ahtam, Oxford Üniversitesi’nde tamamladığı doktora çalışmalarının ardından Harvard Üniversitesi’nde doktora sonrası çalışmalarına başladı.
Banu, Koç Üniversitesi sonrası çalışmalarını bizimle paylaştı.

Merhaba Banu, bize kendini tanıtır mısın?

Koç Üniversitesi Psikoloji bölümünden 2003 yılında mezun oldum. Oxford Üniversitesi’nden 2004 yılında Psikoloji yüksek lisans, 2010 yılında da Psikiyatri doktora derecelerimi aldım. Şimdi Harvard Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde doktora sonrası çalışmalarımı sürdürüyorum.

Koç Üniversitesi yılların nasıl geçti? Sosyal etkinliklerin sana ne gibi katkıları oldu?

Koç Üniversitesi’nde hem akademik hem sosyal açıdan çok güzel bir dört sene geçirdim. Son senemde akademik danışmanım Prof. Aylin Küntay ile üzerinde çalıştığım projem Türk Psikoloji Dergisi’nde yayınlandı. Aynı zamanda akademik danışmanımın kısa bir dönem araştırma asistanlığını yaptım. Üçüncü senemde Fransızca Kulübü’nün sekreterliğini, son senemde de başkanlığını yaptım. Koç Üniversitesi’nde 3 sene boyunca almış olduğum Fransızca derslerini iyi derecelerle geçmiş olmamın ve Fransızca Kulübü’nde almış olduğum aktif rollerin de sonucunda Fransız Konsolosluğu’ndan Paris’te bir aylık dil eğitimi için burs aldım. 2003 yazının Temmuz ayını Paris’te geçirerek ikinci yabancı dilimi iyice pekiştirmiş oldum.


Koç Üniversitesi’nde aldığın eğitimin seni yurt dışına / yüksek lisans çalışmalarına hazırladığını düşünüyor musun?

Kesinlikle evet. Koç Üniversitesi’nde verilen eğitim, yüksek öğrenim hayatına yurt dışında devam etmek isteyen öğrenciyi her açıdan çok iyi hazırlıyor. Öncelikle, eğitimin tamamen İngilizce dilinde veriliyor olması çok büyük bir avantaj. Dersleri takip etmekte ve araştırmanızı yürütmekte dil açısından hiç bir zorlanma çekmiyorsunuz. Koç Üniversitesi’nde kendi bölümümüzle ilgili almış olduğunuz dersler ileriye dönük çalışmalarınız için çok sağlam bir temel oluşturuyor. Yurt dışında sizinle birlikte aynı yüksek lisans programında okuyan yabancı öğrencilerden temel bilgi konusunda hiç bir eksiğiniz olmadığını kısa sürede fark ediyorsunuz zaten. Bu denkliği belgelerle kanıtlamak da mümkün; örneğin ben Koç Üniversitesi’nde tamamlamış olduğum psikoloji eğitimi için İngiltere Psikologlar Birliği’nden denklik onayı aldım. Bu belge benim Koç Üniversitesi’nde almış olduğum psikoloji eğitiminin İngiliz üniversitelerinde verilen psikoloji eğitimine denk olduğuna bir kanıt.
Ayrıca, Koç Üniversitesi’nde bölümümün dışında almış olduğum dersler benim birçok alanda bilgi sahibi olmamı sağladı. Bu disiplinler arası eğitim sayesinde farklı ve zengin bakış açıları edindim. Sosyal ve akademik ortamlarda farklı meslek gruplarından tanıştığım insanlarla olan iletişimim güçlendi. Son olarak, Koç Üniversitesi’nde yatılı öğrenci olarak bulunmam yurt dışındaki yaşantıma daha hızlı ve rahat bir şekilde uyum sağlamam konusunda çok önemli bir tecrübe oldu.

Master ve doktora başvuru süreçlerin nasıl gelişti?

Oxford Üniversitesi’ne yüksek lisans başvurumu, Koç Üniversitesi’nde son senemi okurken yollamıştım. Yüksek ders notları, İngilizce yeterlilik sınavı barajını aşmak, iyi bir “statement of purpose” ve güçlü referans mektupları dışında, Prof. Aylin Küntay ile tamamlamış olduğum çalışma, yapmış olduğum stajlar ve okul hayatım boyunca sosyal açıdan aktif bir öğrenci olmamın da Oxford Üniversitesi’ne kabulümde etkisi olduğunu düşünüyorum.
Doktora başvurumu da yüksek lisansıma devam ederken yapmıştım. Doktora başvurusunda yine benzer faktörlerin yanı sıra, doktora hayatınız boyunca yapacağınız projeyi iyi planlamış olmanız, çalışmalarınızı hangi profesörün danışmalığı altında yürütebileceğinizi araştırmış olmanız gibi faktörler gerekiyor. Doktoram için Oxford Üniversitesi’ne burs başvurusunda da bulunmuştum. Hem doktora programından hem de başvurduğum burstan kabul geldi, eğitimime o şekilde devam edip tamamladım.

Harvard'da post doc yapmaya nasıl karar verdin?

Doktora tezimi 2009 yılının sonlarına doğru teslim ettim, mezuniyet törenim de 2010 yılının sonlarına doğruydu. Bu zaman sürecinde Oxford Üniversitesi’nde kalıp çalışmalarıma devam ettim. O sırada Harvard Üniversitesi’nden doktora sonrası araştırmalarımı orada sürdürmem için teklif geldi. Kariyerim için bu kadar önemli olan bu fırsatı kaçırmak istemedim ve şimdi buradayım.

Bize biraz araştırma konularını anlatır mısın?

Oxford Üniversitesi’nde otizmli ve Asperger sendromlu olan bireylerin beyin fonksiyonlarını inceledim. Doktoram süresince ergen ve yetişkinlerle, doktora sonrasında da çocuklarla çalışmalarım oldu. Araştırmaya katılan bireylerin beyin fonksiyonlarını incelemek için Magnetoencephalography (MEG) denen bir teknoloji kullandım. Çok basit bir şekilde açıklamak gerekirse, bu alet beyindeki hücrelerin birbirleriyle olan iletişimi sonucunda ortaya çıkan manyetik dalgaları ölçüyor.
Harvard Üniversitesi’nde çalışmalarım benzer yönde ilerliyor. İlgi alanım biraz daha genişledi, otizmin yanı sıra başka nörolojik bozukluklarla ve MEG'in yanı sıra insan beyninin yapısını ve fonksiyonlarını inceleyebileceğimiz başka teknolojilerle de çalışmalarımı sürdürüyorum.

Geriye dönüp bakınca Koç’ta en çok neyi özlüyorsun?

Koç Üniversitesi’nin kampusunu, tertemiz havasını, şehir gürültüsünden uzak doğayla içice olan hayatını özlüyorum.

Koç’tan arkadaşlarınla görüşüyor musun?

Mezun olduğumdan beri yurt dışında yaşadığımdan, Mezunlar Derneği’nin aktivitelerine katılamıyorum. Fakat Koç Üniversitesi mezunu yakın arkadaşlarımla hala iletişim içindeyim.

Bildiğimiz kadarıyla senin kardeşin de Koç mezunu…

Evet, Koç Üniversitesi’nden çok memnun kaldığım için kardeşime de orada okumasını tavsiye etmiştim. O da Koç Üniversitesi 2011 İşletme bölümü mezunu oldu.

Teşekkürler Banu, sana çalışmalarında başarılar dileriz.